Kemal Kılıçdaroğlu’nun partisinin grup toplantısındaki açıklamalarına yanıt veren AK Parti Sözcüsü Çelik, “Kılıçdaroğlu’nun beyanları, bir politika biçimi değil karacılık kampanyasıdır…” dedi.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında, “Kirli bürokratlara sesleniyorum” diyen Kılıçdaroğlu, Erdoğan ve çevresindeki bazı kişilerin yurtdışına kaçma planları yaptığını iddia etti.
Kılıçdaroğlu, “Kaçmanın hazırlıklarını hızlandırdılar. Erdoğan, vakıf süsü verdiği Türkiye merkezli paralel yapılarla yurtdışına devasa paralar aktarıyor. Bu yapıların başlangıcında da Erdoğan’ın aile fertleri geliyor. Yabancı ülkelerde bu paravan yapılar üstünden oturma ve emek verme izni çıkarmaya çalışıyorlar. Kendi Pensilvanyaları’nı oluşturma telaşındalar.” ifadelerini kullandı.
“Saat 22.00’de açıklayacağım”
Bu akşam saat 22.00’de izahat yapacağını da söyleyen Kılıçdaroğlu, “”Akşam 22’de bir kaçış planının anatomisini ifşa edeceğim, milletimi de temenni ediyorum. Erdoğan sakın reddetmeye kalkma, tüm belgeler elimizde” şeklinde konuştu.
“İftira kampanyası”
Kılıçdaroğlu’nun sözlerine AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik’ten yanıt geldi.
Çelik, Kılıçdaroğlu’nun beyanlarının karacılık kampanyası bulunduğunu söylemiş oldu.
“Bu açıklamalar çevre kirliliğinden başka bir şey üretmemiştir”
Açıklamalarına devam eden Çelik, “Kılıçdaroğlu, şimdiye kadar bir sürü temelsiz iddia ortaya atıp belge informasyon açıklayacağım dedi. Sadece açıklamaları hiçbir siyasal netice doğurmadı. Tüm bu açıklamalar çevre kirliliğinden başka bir şey üretmemiştir.” dedi.
“Milletimiz 15 Temmuz’da kimin kaçtığını görmüş oldu”
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik’in açıklamalarının tamamı şu şekilde:
“CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun bugün Cumhurbaşkanımız ve ailesiyle ilgili yapmış olduğu açıklamaları şiddetle kınıyoruz. Kılıçdaroğlu’nun beyanları, bir politika biçimi değil karacılık kampanyasıdır
Kılıçdaroğlu, şimdiye kadar bir sürü temelsiz iddia ortaya atıp belge informasyon açıklayacağım dedi. Sadece açıklamaları hiçbir siyasal netice doğurmadı. Tüm bu açıklamalar çevre kirliliğinden başka bir şey üretmemiştir.
Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanımızla ilgili “kaçacak” ifadesini kullanmış. Bunu daha ilkin de söylemişti. Sadece milletimiz 15 Temmuz gecesi kimin tanklara karşı milletiyle birlikte direndiğini, kimin de tankların yol vermesiyle kaçtığını görmüştür.
“Geçmişte örnekleri görülen bir vesayet arayışıdır”
Kılıçdaroğlu’nun devlet bürokrasisini devamlı olarak tehdit etmesi, Türkiye Cumhuriyeti devletini işlemez hale getirmeye dönük bir teşebbüstür. Bu hiçbir şekilde siyasal bir yaklaşım değil, geçmişte örnekleri görülen bir vesayet arayışıdır.
Kılıçdaroğlu’nun ülkemizi istikrarsızlaştırmaya dönük beyanları, zayıf kalmaya mahkumdur. Bu beyanlar millet odaklı bir politika anlayışından yoksundur. Başkalarının dediklerinin fena bir tercümesidir.
CHP yönetimi, siyasete nefret yazılımı yüklemeye çalışıyor. Bu CHP’ye gönül vermiş yurttaşlarımızın hak etmediği bir durumdur. Nefret siyasetine karşı durmaya kararlıyız. Cumhurbaşkanımızı asla kimse nefret siyasetinin diliyle tehdit edemez.
Cumhurbaşkanımıza nefret siyasetiyle saldıranlara lüzumlu karşılığı politika ve hukuk temelinde vermeye devam edeceğiz.”