Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çekya’nın başkenti Prag’da düzenlenen Avrupa Siyasal Topluluğu (AST) toplantısı sonrasında Türkiye’ye dönerken uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun gündem olan ‘başörtü’ açıklamasıyla ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu pek pas vermekten de anlamaz fakat bilincinde olmadan bizlere bir pas verdi. Bizim de golü atmamız lazım. Bilmiyor benim ömrümüm santraforlukla geçtiğini” diye konuştu.
Erdoğan’ın açıklamasından satır başları:
SORU-CEVAP
“BİZİM DE GOLÜ ATMAMIZ LAZIM”
– Kemal Kılıçdaroğlu, geçmiş dönemde sizin adım atmayı planladığınız mevzularla ilgili evvelde çeşitli toplumsal medya mesajlarıyla ön almaya çalıştı. Bu mevzuda da sizin hem başörtüsü hem aileyle ilgili düzenleme yapma kararınız eğer evvelde var ise, bu karar ona ulaşmış olabilir mi?
Başörtüsüyle ilgili herhangi bir şey yoktu. Niye? Şundan dolayı bizim bu şekilde bir problemimiz yoktu. Çözmüşüz bunu. Şimdi biz bunu çözdüğümüze bakılırsa bu bizim gündemimizde niye olsun. Bu beyefendi getirdi bunu gündeme koydu. Bu da ne oldu? Bu pek pas vermekten de anlamaz fakat bilincinde olmadan bizlere bir pas verdi. Bizim de golü atmamız lazım. Bilmiyor benim ömrümüm santraforlukla geçtiğini. Artık Tanrı’ın izniyle Sayın Kılıçdaroğlu gibileri bu ülkenin başına gelemeyeceğine bakılırsa bu millet bu tarz şeyleri derdest etti, bitti. Bundan sonrasında artık benim milletim oldukça daha özgür bir yaşamın tadını yaşayacak.
“GAZI VERDİLER, SONRA DA DESTEKLİYORUZ DİYORLAR”
– Başörtüsü, Kemal Kılıçdaroğlu’nun gündemine iyi mi aniden geldi? CHP bunu hakkaten istiyorsa Anayasaya niçin karşı çıkıyor?
Bir kez yasal bir düzenlemeyi gündeme getirmesi bile oldukça oldukça gayriciddidir. Üstelik de o masanın çevresinde olanlardan bir tanesi, utanmadan sıkılmadan ikimiz de destekleyeceğiz diyor. Kimlerin bulunduğunu anlayın artık… Gazı verdiler, sonrasında da destekliyoruz diyorlar.
“BUNLARI CİDDİ MANADA FRENLEYECEĞİZ”
– Dezenformasyonla savaşım yasası gündemde. Son yıllarda etnik ve mezhep temeline bölücülük meydana getiren medya kuruluşlarına akan fonlar var. Bilhassa Avrupa Birliği ve batılı ülkeler LGBT’yi, bölücülüğü fonluyorlar. Medyada bir millilik meselesi var. Dezenformasyon yasasıyla ilgili kanaatiniz nedir?
Dezenformasyonla savaşım yasasıyla ilgili 14 madde Meclis Genel Kurulu’ndan geçti. Bu yasanın çıkışıyla birlikte inşallah bu tarz şeyleri ciddi manada frenleyeceğiz ve gereği de her neyse onu da inşallah yapacağız. Yasa bu aşamada varlıklı, kuvvetli bir yasa.
“ANASTASİADİS ‘İLLA GÖRÜŞELİM, KONUŞALIM’ DEDİ”
– KKTC Dışişleri Bakanı bir izahat yapmış oldu, “BM’ye bir ay süre verdik ya bizi tanı ya da sulh enerjisini Kıbrıs’tan çek” dedi. Çekmezse ne olur? Bir de kuşatma olarak görüyorlar engelleme ve tabanca kararını. Dolayısıyla acaba Türkiye ek takviyeye hazır mı? Karpaz’a bir Türk üssünden bahsediliyordu. Dedeağaç’a alternatif olacak şekilde. Türk üssü hazırlığımız var mı?
Bu mevzuda bildiğiniz gibi biz kimsenin düşünmediği bir dönemde ne yaptık? İlk işimiz İHA’ları, SİHA’ları Şimal Kıbrıs’a yerleştirdik. Şu anda İHA ve SİHA’larımız oradalar ve bu söylediğiniz yerle ilgili mevzuda da gene benzer şeyler olabilir. Bunun olması da esasen haktır. Şundan dolayı Şimal Kıbrıs’ı dört bir taraftan, her yönüyle bizim sağlama almamız lazım. Olsa da olmasa da esasen bizim şu anda kendi ana karamızdan uçaklarımız kalktığı anda esasen anında Şimal Kıbrıs’ta. Herhangi bir sorun orada da söz mevzusu değil. Bir de bu akşam Anastasiadis, illa bir görüşelim, konuşalım filan dedi. Araya birilerini de soktu. Dedim ki “Başkan sen şimdi esasen gidiyorsun”. İki ay sonrasında ayrılıyor. Dedim “Bu şekilde bir zamanda bunlar konuşulmaz.” Ek olarak dedim ki “Siz hep bir yerden bir yönerge alıyorsunuz. Bu talimatlarla falan esasen bu işler yürümez.” Onun için bunların ipiyle kuyuya inilmez. Aksi takdirde kuyuda kalırsın.
KILIÇDAROĞLU’NUN ABD ZİYARETİ
– Kemal Kılıçdaroğlu’nun 9-13 Ekim arası ABD ziyareti var. Kamuoyunda da oldukça tartışıldı. Kendisi de “icazet almaya gitmiyorum” dedi. CHP’ye yakın çevreler de “Ne var bunda, Cumhurbaşkanı Erdoğan da 2002 seçimlerinden ilkin gidip ABD’da görüştü” değerlendirmesini yapmış oldu. Siz ne düşünüyorsunuz?
Onlar beni iyi takip etmiyorlar. Biz bir kez ilk seçimi yaptığımızda ve bu seçimden de açık ara büyük bir başarıyla birinci parti olarak çıktıktan sonrasında gitmiştik. Ben o vakit bir Avrupa seyahati yaptım, Avrupa ülkelerini dolaştım. Bir de ABD’ya gittim. Avrupa’da Chirac’la, Schröder’le görüşmüştük. Lüksemburg’un Başbaşkanı Jean-Claude Juncker’le de görüşmüştük. Hatta Juncker’e bir gazeteci “Siz normalde seçilmişleri karşılıyorsunuz” demişti. O da dedi ki “Demokrasi sandıktır. Biz sandıktan çıkana saygı duyarız. Erdoğan sandıktan çıktı. Ben ona demokrasinin gereği olarak saygı duyuyorum ve kimseyi de rahatsız etmesin.” Geldi beni bir de havaalanına kadar uğurladı. Ben Bay Kemal’i de asla önemsemiyorum, gidebilir. Mevla dünyayı kulları için yaratmış. Hepimiz istediği yere, istediği vakit gidebilir. Kısaca onun bu derdi bizi niye ilgilendirsin.
ANASAYFAYA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ
rn
","author":{"@type":"Person","name":"editor","url":"https://www.habergonder.com/author/editor/"},"articleSection":["Siyaset"],"image":{"@type":"ImageObject","url":"https://www.habergonder.com/wp-content/uploads/2022/10/15599347-700x400.jpg","width":700,"height":400},"publisher":{"@type":"Organization","name":"","url":"https://www.habergonder.com","logo":{"@type":"ImageObject","url":""},"sameAs":["https://www.facebook.com/jegtheme/","https://twitter.com/jegtheme","#","#"]}}